Mehmet Sabancı

1957 Balıkesir-Güre doğumlu. 1968 yılında Bozcaada’ya geldi ve ilkokulu adada tamamladı. 1970’li yıllardan itibaren önce balıkçılık, ardından da balık ticareti (kabzımal) yaparak halen devam ediyor. “Bozcaada Türkiye’nin en güzel yeri. Ben Çanakkale’ye bile gitsem bir gün, iki gün duruyorum orda. Üçüncü gün mutlaka geliyorum. Yaz ve kış adada kesinlikle ayrılmıyorum zaten. Yasaklara uyulduğu müddetçe Bozcaada’da,…

Ufuk Dik

1968 Bozcaada doğumlu. Çocukken şarap fabrikasında çalışmasını saymazsak ömrü adada balıkçılıkla geçmiş diyebiliriz. Annesi-babası balıkçı olmasını istemese de ısrarla balıkçılığa devam etti ve hâlâ balıkçılık yapmaya devam ediyor. “Çok genç olduğumuz için uyumazdık biz. Hatta bir gün Gökçeada’ya gittik buradan küçük kayıklarla. Çalıştık. Motorlu ama küçük kayıklar, 5,5-6 metre. Dokuzluk pancarlar, bazılarında daha farklı makine,…

Ünsal Yayım

1969 Bozcaada doğumlu. Bozcaada’da esnaf ama bir yandan da dört tarafı denizle çevrili adada denizle ilişkisini kopartmayanlardan. Amatör olarak olta ile kıyıdan surfcasting ve spin balıkçılığı yapıyor. “Bozcaada’da kıyı bölgelerde gidip olta atmak… Vicdani limitler içerisinde balıkları tutabilmek. Ufak balıkları da salma kampanyası başlattık. Şu an surfcasting ve spin balıkçılığı yapıyoruz. Surfcasting; kıyı balıkçısı. Yani, sörf…

Yorgi Buğday

1944 Bozcaada doğumlu. Denizci ve süngerci bir aileden gelen Yorgi Buğday, adada yıllarca süngercilik yaptıktan sonra 1960’ların sonlarında balıkçılık yapmaya başladı. Şimdiyse kendini denizden emekliye ayırdı. “Askerden geldim, bir sene çalıştık. Baktık, sünger bozuldu. Bıraktık bu işi. 1967’de yedide balıkçılığa başladık Güntekin’le (Başol). Birkaç sene öncesine kadar Güntekin ile beraber çalışıyorduk. Bıraktık. Azaldı. O zamanlar…

Şerifali Ermiş

1965 Bozcaada doğumlu. Şu anda Bozcaada Belediyesi’nde zabıta komiseri olarak görev yapan Ermiş aileden balıkçı. Uzun yıllar adada hem diğer balıkçılarla, hem de ailesiyle balıkçılık yapan Şerifali Ermiş için deniz hayatının hep içerisinde… “Biz o zamanlar bırakma avcılığı yapıyorduk, yazın barbuna çalışıyorduk. Akşamüstü bırakıp, gün battıktan sonra ağları kaldırıyorduk. Yakaladığımız balığı getirip, restoranlara veya kabzımallara,…

Selahattin Karabulut (Dayı)

1947 yılında doğdu. İstanbul’da zeytin ticareti yaparken kentten ayrılmaya karar verdi ve 1989 senesinde Bozcaada’ya geldi. Bir daha da kopamadı. Ta ki yaşamının sona erdiği 2021 yılına kadar… “Bizim buranın balığı, çoktu. Çünkü meramız hep taşlık mera olduğu için, sinarit, mercan, çipura, levrek, her türlü balık çıkardı o zamanlar. Tutardık yani, elli kilo, yüz kilo,…

Ömer Başol

1946 Bozcaada doğumlu. Aileden balıkçı sayılan Ömer Başol 1993-2004 yılları arasında balıkçılık yaptıktan sonra rahatsızlanmış ve balıkçılığı bırakmış. “Akımın başlaması için Karadeniz’den veya Marmara’dan aşağı (güneye) göç başlar gün dönümünden sonra. Belirli bir zamana kadar gider. Şimdi Eski Kasım diye geçer, büyüklerimizden duyduğumuz. Eski Kasımın 25-30’una kadar bu balıklar, hangi balık olursa olsun, göç eder.…

Nuri Özduran

1946 Bozcaada doğumlu. Önce şarap fabrikasında çalıştı, ardından da 1975 senesinde denizle tanıştı ve bilfiil 40 sene adada balıkçılık yaptıktan sonra dizinden geçirdiği ameliyat sonrası bir daha denize açılamadı. Teknesini sattı ve kendini emekliye ayırdı. “Burası bir turizm merkezi oldu. Bağlar da bitti. Hiç de iyimser olmayalım çünkü hayat çok pahalı. Her yer pansiyon, otel,…

Mehmet Başol

1977 Bozcaada doğumlu. Balıkçı bir ailenin ferdi olan Mehmet Başol ailesiyle birlikte uzun yıllar balıkçılık yaptıktan sonra şu anda Gestaş Denizcilik İşletmeleri’nde kaptanlık yapıyor. “Kimse ticari anlamda bu işi yapıp da, ‘ben ev geçindiririm’ diyemez. Çoğu balıkçılığı yapan kişiler şu anda, emekli olmuş veya bir ek iş, ikinci iş olarak sürdüren kişilerdir. Zaten malum, yani…

Kenan Ertan

1985 Bozcaada doğumlu. Çocukluğundan beri kıyıdan farklı tekniklerle amatör olta balıkçılığı yapıyor. Daha çok büyük ebatlı trofe balıkların izini sürüyor. “Sene 93-94’lü yıllar, o zamanlar tabi büyük trollerin limana ağ bırakmaları da serbest. Ağları falan temizledikleri için, envai çeşit o ağlardan çıkan yemler, limanı besliyordu. Büyük balıklar da geliyordu. O 90’lı yıllar çok bereketliydi liman.…