1938 Bozcaada doğumlu. Bozcaada’da balıkçılığın haricinde dalgıçlık da yapmıştır. Ulaşım amacıyla teknesi çalışan Kazım Şener adada Kazım Kaptan olarak da tanınır.
“Motorculuğu ben aşağı yukarı yetmiş yıllarında bıraktım. Bir ara süngercilik yaptım, balık adam olarak çalıştım. Kendi takımım da vardı. Kendi takımımla, bir müddet devam ettik. İki sene çalıştık. Daha evvel de Rumların yanında dalgıç olarak, çırak olarak çalıştık. Yorgi Buğday, İstirati Buğday vardı. Sonra balık adam teşkilatı çıktı. O teşkilatla biz devam ettik biraz çalışmaya. Sonra Niyazi Kılavuz diye bir hocamız vardı. Onunla beraber biz İmralı’ya gittik. O beni arkasına bağladı. Ufak kayık olduğu için o biraz daha büyüktü benden. İmralı’da bir sene çalıştık biz. Mahkûmlar zamanında, Menderesler zamanında. Akşamları limana geliyorduk. Sabahları koyuyorlardı, akşamları limanda bağlıyorlardı bizi. Yani göz önünde olmamız için. Tek bir tehlike olmasın diye. Böyle böyle on beş, yirmi gün de orda çalıştık. Tekrar geldik. Döndük, Bandırma’da çalıştık. Kapıdağlar’da çalıştık. Sünger avlaya avlaya tekrar adamıza döndük. İşte bu arada, döndüğümüz zaman ne yapalım ne yapalım düşünüyorduk. Ondan sonra tekrar devam ettik motorlarda çalışmaya. Gündüzleri motorlarda çalışıyoruz, geceleri balığa gidiyoruz. Balıktan geliyoruz, motorlara gelip devam ettiriyoruz. İşte bu vaziyette devam ettik artık, çalışmaya. Ne bilim çok şeyler geldi geçti…”